16 Mayıs 2013 Perşembe

Militarizmi Reddediyorum !



Dün yani 15 Mayıs Dünya Vicdani Ret günüydü.18 yıl önce 15 Mayıs 1995'te Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu'nun vicdani ret hakkını tanımasının yıldönümüydü. Çoğunuzun bundan haberi dahi olmadığını tahmin ediyorum.Bilinmemesi de çok normal. Çünkü vicdani ret kavramı çok hoşlarına gitmediği için televizyonlarımız,gazetelerimiz çok bahsetmez bu durumdan. Buna rağmen görmesek de duymasak da yıllardır ülkemizde bu insan hakkını elde etmek için çabalayan insanlar var. En basit anlatımıyla bireyin politik, ahlaki, dini vb. nedenlerle zorunlu askerliği reddetmesidir bu kavram. Nedenler çoğaltılabilir tabi. 
Avrupa'da bu hakkı vermeyen nadir ülkelerden biriyiz. AİHM kararlarına rağmen bu hakkı çıkartmamakta direniyoruz. Hep bahanelerimiz var. Ülke olarak düşmanlarımız var, terör var, ortadoğu çok karışık vb. vs. Peki bu bahsedilen sebepleri hiç derinlemesine düşünüyor muyuz? Bunların kaçı gerçek, kaçı bir şekilde oluşturulan sorunlar? Bu sorunların varlığından kimler ekmek yiyor? Bu paranoyak toplumun yaratılması yurtiçi ve yurtdışında kimlerin işine yarıyor? Bütün bunları sorgulayıp, üstüne gidip bu sorunları ortadan kaldırmadığımız sürece Türkiye'nin her zaman ölmeye ve öldürmeye hazır milyonlarca gence ihtiyacı olacak. 
Artık duralım lütfen. Sadece Türkiye olarak değil bütün dünya olarak 20 yaşındaki gencecik çocuklara ölmeyi ve öldürmeyi öğretmekten vazgeçelim. İnsanlara yaşamayı öğretelim. Vatansever ve milliyetçi duyguları körükleyerek etrafta düşmanlar yaratıp, onların yok edilmesine dair eğitim vermek yerine hayatı sevmeyi, kim olursa olsun yaşama saygı duymayı öğretelim. Bizim gibi düşünmeseler de, yaşamasalar da her hayatın kutsallığından bahsedelim.
Unutmayalım ki körüklenen milliyetçi duygularla, vatan savunması duygusuyla askere giden her çocuk,kullanılan her silah, ölen ya da öldüren her asker, savaşılan her düşman, kazanılan ya da kaybedilen her savaş sadece ve sadece tek bir işe yarıyor. Savaş endüstrisinin kar marjı tablolarındaki artan istatistiklere.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder